ATATÜRKİYE VE CUMHÜRRİYET

İstiklal ve hürriyetimize kasteden düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyet aldılar. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kalelerini zapt ettiler, bütün tersanelerine girdiler, bütün ordularımızı dağıttılar silahlarımıza el koydular ve memleketimizin her köşesini bilfiil işgal ettiler. Bütün bu olumsuz şartlardan daha elim ve daha vahimi, memleketin o günkü yöneticileri son padişahı halka işgal devletlerine karşı çıkılmamasını bildiriyor gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabiliyorlardı. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebiliyorlar. Saraylarının ve sülalesinin korunmasını işgal kuvvetlerine bırakıyorlardı.Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüşken onlar şatafat,lüks içinde yaşıyorlardı.
Doğu Avrupa da,Ön Asya da,Kuzey Afrika da 723 yıldır hüküm süren imparatorluk birbirinin peşisıra girdiği savaşları kaybetmiş yapılan son anlaşmayla galip devletlerin bütün şartlarını kabul etmişti. 
İç Anadolu dışın da ne yurt ne de vatan bırakılmıştı Türk Milletine. Bitmiş,tükenmiş takatsiz mecalsiz kalmış bir imparatorluk bir avuç İçanadoluya hapsedilmişti. "Buraya kadarmış artık bitsin bu çile,güçlü bir devletin yönetimine tabi olalım" diyenler türemiş ama bu devletin hangi devlet olacağını tartışmaya koyulmuş toplumun ileri gelenleri vardı.
Hal böyleyken 19 Mayıs 1919 da bir lider fikirden bir meşale yaktı. İdealini açıkladı: "Ya istiklal ya ölüm!" Savaşmayı önerdiği devletler içinde bulundukları zamanın en güçlü devletleriydi. Üstelik 1.Dünya savaşının, son savaşın kazananı galibiydi onlar; hal böyleyken yenilgiyi kabul etmiş,teslim olmuş,silahlarımızı onlara teslim etmişken nasıl olacaktı zafer. Bütün olumsuz şartlar biraradayken Türk Ulusunun zaferi nasıl mümkün olurdu? 

   "Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur." 

  Mustafa Kemal Atatürk
Buna inandı ve kendine inananlarla yola çıktı. Çarpışa çarpışa vatan sathının her karışını kanla sulaya sulaya Egeye,Akdenize,Marmara'ya,Güneydoğu,Doğu Anadolu'ya ulaştı. Toprak uğrunda ölen varsa vatandır. Toprağı vatan yapan kandır. Her şeyin bir bedeli vardır deyip bir imparatorluğun sönmeye yüz tutmuş küllerinden yeni bir vatan inşaa eden ve adını Türkiye koyan lider Atatürk'tür. "Padişahım çok yaşa" diyen halka siz yaşayın kimseye kul-köle olmayın ideasını ülküsünü aşılayan liderdir Atatürk. Cumhur:Halk demektir. Cumhuriyet ise halkın kendisini yönetme rejimidir. Yeni Türkiye'nin rejimi Cumhurriyettir ilkesini koydurtmuştur ülkenin Anayasasına. Tüm dünya da medeni,ilerlemiş ülkeker de dahi kadının adı-ismi-sanı-hükmü yokken. Kadınlara seçme-seçilme hakkı verilmiyorken. Tüm dünya kadınlara siz yönetemezsiniz,seçemezsiniz,siz erkekleri takip etmekle mükellefsiniz derken Atatürk Türk Kadınına seçme-seçilme hakkını vermiş,kadınların yönetilen değil yöneten olmasının yolunu açmıştır.
"Atatürk" sadece bir insan değil bir fikrin ete-kemiğe bürünmüş şeklidir. Atatürk: İsteyince ve istemenin şartlarını yerine getirince nelerin başarılabileceğinin ispatıdır. Bilmi,ilmi,irfanı kendine rehber edinmiş bir liderdir Atatürk. Fikri,vicdanı hür,esareti kabul etmeyen nesiller yetiştirmekti ideası,ülküsü. O'nu ve fikirlerini yok satanlar,görmezden gelenler olmadı değil olacakta ama onların bilmediği,bilmek istemediği bir gerçek var insanlar ölür fikirler ölmez. Türkiye Cumhiriyeti bir devlet değil,devletin ötesinde bir fikirdir ve ilelebet yaşayacaktır. Türkiye:Atatürkiyedir ve bu ülkede yaşayan Türkler sadece cumhur=halk değil: Cumhürriyettir; Özgür,hür halktır.
Atatürkiyemizin,Cumhürriyetimizin kuruluşunun 100.yılı kutlu olsun.

Atatürksüz Türkiye olmaz,Hürriyet olmadan Cumhuriyet olmaz olamaz!.